Kelimenizi yazmaya başlayın ve aramaya başlamak için büyüteçe tıklayın.
Hizmet Alanları

Ticaret Hukuku

Ticaret Hukuku

Ticaret hukuku, en sade tabiri ile ticari işletmeyi ilgilendiren işleri ve ticari ilişkileri düzenleyen özel hukuk dalıdır. 

Ticaret hukuku, en sade tabiri ile ticari işletmeyi ilgilendiren işleri ve ticari ilişkileri düzenleyen özel hukuk dalıdır. Ticaret hukukuna ilişkin davalarda Türk Ticaret Kanunu esas alınır. Mahkemece, hakkında ticari bir hüküm bu­lunmayan ticari işlerde, ticari örf ve adete, bu da yoksa genel hükümlere göre karar verilir. Ticaret kanunu, ticaret hukukunun en önemli kaynaklarından birisi olup Ticari İşletme Hukuku, Ticaret şirketleri, Kıymetli Evrak Hukuku, Deniz Ticareti Hukuku, Sigorta Hukuku şeklinde 5 kısımdan oluşmaktadır.


Tacir, bir ticari işletmeyi, kısmen de olsa, kendi adına işleten kişidir. 

Ticaret kanununda düzenlenen işler ve bir ticari işletmeyi ilgilendiren işler, Türk Ticaret Kanunu md.3 uyarınca ticari iş olarak kabul edilmiştir.

Ticari davalar, ticaret mahkemelerinde açılması gerekmekte olup, dava dosyanın niteliği ve dava değerine göre tek hakimli ya da heyet mahkemelerinde görülür. Ticaret mahkemesinin bulunmadığı yerlerde ticari davalara Asliye Hukuk Mahkemeleri Ticaret Mahkemeleri sıfatıyla bakar.

Haksız rekabet, iktisadi rekabetin iyi niyet kurallarına aykırı olan aldatıcı davranış veya başka bir suretle her türlü kötüye kullanılmasıdır. Haksız rekabetin önlenmesinin amacı, bütün katılanların menfaatine, dürüst ve bozulmamış rekabetin sağlanmasıdır. Bu nedenle, rakipler arasında veyahut tedarik edenlerle müşteriler arasındaki ilişkileri etkileyen aldatıcı veya dürüstlük kuralına aykırı davranışlar ile ticari uygulamaların haksız ve hukuka aykırı olduğu Türk Ticaret Kanunu md.54/2 ile hüküm altına alınmıştır.

Haksız rekabet hallerinin başlıcaları Türk Ticaret Kanunu md.55 de gösterilmiştir. Bunlardan bazıları;

 

-Dürüstlük kuralına aykırı reklamlar ve satış yöntemleriyle diğer hukuka aykırı davranışlar,

-Sözleşmeyi ihlale veya sona erdirmeye yöneltmek,

- Başkalarının iş ürünlerinden yetkisiz yararlanmak,

-Üretim ve iş sırlarını hukuka aykırı olarak ifşa etmek; özellikle, gizlice ve izinsiz olarak ele geçirdiği veya başkaca hukuka aykırı bir şekilde öğrendiği bilgileri ve üretenin iş sırlarını değerlendirmek veya başkalarına bildirmek,

-İş şartlarına uymamak,

-Dürüstlük kuralına aykırı işlem şartları kullanmak,

Haksız rekabet sebebiyle müşterileri, kredisi, mesleki itibarı, ticari faaliyetleri veya diğer ekonomik menfaatleri zarar gören veya böyle bir tehlikeyle karşılaşabilecek olan kimse mahkemeye başvurarak;

 

-Fiilin haksız olup olmadığının tespitini,

-Haksız rekabetin men’ini,

-Haksız rekabetin sonucu olan maddi durumun ortadan kaldırılmasını, haksız rekabet yanlış veya yanıltıcı beyanlarla yapılmışsa bu beyanların düzeltilmesini ve tecavüzün önlenmesi için kaçınılmaz ise, haksız rekabetin işlenmesinde etkili olan araçların ve malların imhasını,

-Kusur varsa zarar ve zıyanın tazminini,

-Türk Borçlar Kanununun 58 inci maddesinde öngörülen şartların varlığında manevi tazminat verilmesini isteyebilir.

 

Haksız rekabet fiili, hizmetlerini veya işlerini gördükleri sırada çalışanlar veya işçiler tarafından işlenmiş olursa, Türk Ticaret Kanunu md.56/1 (a), (b) ve (c) bentlerinde yazılı davalar, çalıştıranlara karşı da açılabilir.

Mahkeme, davayı kazanan tarafın istemiyle, gideri haksız çıkan taraftan alınmak üzere, hükmün kesinleşmesinden sonra ilan edilmesine de karar verebilir. İlanın şeklini ve kapsamını mahkeme belirler.

Haksız rekabate ilişkin davalar, dava açmaya hakkı olan tarafın, bu hakların doğumunu öğrendiği günden itibaren bir yıl ve her halde bunların doğumundan itibaren üç yıl geçmekle zamanaşımına uğrar. Ancak haksız rekabet fiili aynı zamanda Türk Ceza Kanunu gereğince daha uzun dava zamanaşımı süresine tabi olan cezayı gerektiren bir fiil niteliğinde ise, bu süre hukuk davaları için de geçerli olur.

Dava açma hakkı olan kimsenin talebi üzerine mahkeme, mevcut durumun olduğu gibi korunmasına, Türk Ticaret Kanunu md.56/1-(b) ve (c) bentlerinde öngörüldüğü gibi haksız rekabet sonucu oluşan maddi durumun ortadan kaldırılmasına, haksız rekabetin önlenmesine ve yanlış veya yanıltıcı beyanların düzeltilmesine ve diğer tedbirlere, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun ihtiyati tedbir hakkındaki hükümlerine göre karar verebilir. Ayrıca, hak sahibinin yetkilerine tecavüz oluşturması halinde cezayı gerektiren haksız rekabet konusu mallara, ithalat veya ihracat sırasında hak sahibinin talebi üzerine, gümrük idareleri tarafından ihtiyati tedbir niteliğinde el konulabilir.

-Türk Ticaret Kanunu md.55de belirtilen haksız rekabet fiillerinden birini kasten işleyenler,

-Kendi icap ve tekliflerinin rakiplerininkine tercih edilmesi için kişisel durumu, ürünleri, iş ürünleri, ticari faaliyeti ve işleri hakkında kasten yanlış veya yanıltıcı bilgi verenler,

-Çalışanları, vekilleri veya diğer yardımcı kimseleri, çalıştıranın veya müvekkillerinin üretim veya ticaret sırlarını ele geçirmelerini sağlamak için aldatanlar,

-Çalıştıranlar veya müvekkillerden, işçilerinin veya çalışanlarının ya da vekillerinin, işlerini gördükleri sırada cezayı gerektiren bir haksız rekabet fiilini işlediklerini öğrenip de bu fiili önlemeyenler veya gerçeğe aykırı beyanları düzeltmeyenler,

 

fiil daha ağır cezayı gerektiren başka bir suç oluşturmadığı takdirde, Türk Ticaret Kanunu md.56 uyarınca hukuk davasını açma hakkını haiz bulunanlardan birinin şikayeti üzerine, her bir bent kapsamına giren fiiller dolayısıyla iki yıla kadar hapis veya adli para cezasıyla cezalandırılırlar.

Gelişmelerden haberdar olun
Bültenimize abone olun